İdrar Kaçırma
ÜRİNER İNKONTİNANS (İDRAR KAÇIRMA)
Üriner inkontinans, istemsiz idrar çıkarma olarak tanımlanabilir. İdrar kaçırma 3 farklı başlık altında sınıflandırılır.
1) Stress üriner inkontinans; Fiziksel efor ile veya karın içi basıncın artması nedeniyle (ıkınma, zorlanma, hapşırma,
ağır kaldırma vs.) idrarın mesaneden kaçarak dışarı çıktığı durumdur. Bu duruma mesane boynunu destekleyen
dokulardaki gevşeme ve elastikiyet kaybının neden olduğu bilinmektedir.
2) Urge inkontinans ; Acil idrar yapma hissiyatını takiben idrara yetişememe şeklinde ortaya çıkan idrar kaçırmadır.
Nedeni, mesane kaslarının düzensiz ve kontrolsuz kasılmaları olduğu bilinmektedir.
3) Mikst inkontinans ; Her iki durumun birlikte olmasıdır.
İdrar kaçırma şikayeti, fiziksel olarak hayatı etkilemesinin yanında psikolojik olarak da utanma, kendini izole etme, iş ve sosyal yaşamı sınırlandırma gibi tüm hayatı etkilemektedir.
GÖRÜLME SIKLIĞI
İdrar kaçırma şikayeti yaşla birlikte artmaktadır. Özellikle stress üriner inkontinansın görülme sıklığı 50 yaşına kadar artış göstermektedir. 50 yaş sonrası fiziksel efor azalmasına bağlı görülme sıklığı hafif bir azalma göstermektedir. Şikayetlerin ağırlığı değişmekle beraber özellikle vajinal doğum yapmış kadınların % 65 ‘inde stress üriner inkontinans şikayetleri görülebilmektedir. Bunların yaklaşık %15-20 ‘si günlük hayatın ciddi bir şekilde etkilendiği seviyededir. İdrara yetişememe durumu olan urge inkontinans ise özellikle 50 yaş sonrası sıklığı artarak görülmektedir.
ŞİKAYETLER
Stress üriner inkontinans genelde öksürme, gülme, hapşırma, ayağa kalkma, spor yapma veya ağır birşeyi kaldırma sırasında idrar kaçırma ile kendini göstermektedir. Özellikle mesane dolu iken bu sayılan durumlarda şikayetlerin belirgin olarak arttığı görülmektedir.
NEDENLERİ VE ARTIRAN DURUMLAR
İdrar kaçırma şikayetinin özellikle stress üriner inkontinansın doğum sayısı ile arttığını bilmekteyiz. Doğum sırasında bebeğin geçtiği yollarda oluşan doku hasarının bu duruma neden olduğu düşünülmektedir. Şikayetler doğumdan hemen sonra başlayacağı gibi seneler sonrasında da görülebilir.
Bunların dışında ;
· Kronik öksürüğe yol açan astım, KOAH gibi hastalıklarda,
· Karın içi basıncın arttığı ve doku defektlerinin daha sık olduğu obezitede,
· Kronik öksürük ve doku bozukluğuna neden olan sigara içme,
· İdrar üretimini arttıran çay, kahve ve alkolun yoğun tüketilmesinde,
· Doku desteğinin hormon yokluğunda azaldığı menapozda, idrar kaçırma sıklığının arttığını bilmekteyiz.
RİSK FAKTÖRLERİ
Yaş: Stress inkontinans, yaşlanmanın normal bir parçası olmamasına rağmen, kasların güçsüzleşmesi gibi yaşlanmayla
ilişikli fiziksel değişiklikler nedeniyle idrar kaçırma şikayetinde artış olmaktadır. Ancak idrar kaçırmanın her yaşta
görülebileceği de unutulmamalıdır.
Doğum şekli : Birden fazla vajinal doğum yapanlarda stress üriner inkontinans daha sık görülmektedir. Özellikle
doğumun ıkınma evresi uzamış olan kadınlarda idrar kaçırma belirgin bir şekilde daha sıktır. Ayrıca iri bebek, forceps veya
vakum kullanılmasını gerektiren zor doğumlar, doğum esnasında geniş yırtıkların olduğu doğumlardan sonra da stress
inkontinans daha sık görülmektedir.
Vücut ağırlığı: Obez kadınlarda idrar kaçırma daha sık görülmektedir. Bunun altında artmış karın içi basınç ve doku
bütünlüğünün bozulması olduğu düşünülmektedir.
Geçirilmiş cerrahiler: Rahim alma ameliyatı sonrası destek dokunun ve sinir sisteminin zarar görmesi nedeniyle idrar
kaçırma şikayeti oluşabilir. Bu durum, genelde ameliyat sırasında uygulanan bazı cerrahi tekniklerle engellenebilmektedir.
KLİNİK DEĞERLENDİRME VE TANI
Stress üriner inkontinans, iyi bir tıbbi öykü alma ve klinik değerlendirme ile çoğu zaman tanınabilmektedir. Klinik değerlendirmede önemli nokta stress üriner inkontinansın diğer idrar kaçırma tiplerinden ayrımını yapmaktır.
Tıbbi öykü : Tıbbi öyküde özellikle idrar kaçırmanın sıklığı, hangi durumlarda olduğu, artıran ve azaltan durumlar, hangi
ilaçların kullanıldığı, geçirilmiş ameliyatlar, doğum sayısı, doğum şekilleri, idrar yolu enfeksiyonu şikayetleri, tedavi gördüğü
hastalıklar (diyabet, nörolojik hastalıklar, kardiyolojik ve solunum hastalıkları vs.) mutlaka sorgulanmalıdır.
İdrar günlükleri: Değerlendirilmesinin basit ama tanıyı ve klinik durumu netleştirmenin çok etkin bir yolu olduğunu
bilmekteyiz. İdrar günlüğü hastanın gün boyunca idrar kaçırma sıklığının, miktarının ve sıvı alımının kayıt edilerek takibe
alınmasıdır.
Fizik muayene : Anatomik hasarı tesbit için
İdrar analizi ve kültürü : Enfeksiyonu tesbit etmek için
Nörolojik değerlendirme : Pelvik sinir hasarlarını tesbit etmek için
Stress test: Dolu mesane ile birlikte hasta ıkındırılarak veya öksürtülerek idrar kaçırması takip edilir.
Ürodinamik testler: Stress üriner inkontinans tanısı için şart olmamakla birlikte, tanı koymanın zor olduğu durumlarda
(ek hastalık, nörolojik anormalliklerin varlığı, kaza veya cerrahi öyküsü, radyoterapi öyküsü vs.) bu testlerden
faydalanılabilir. Bu testlerle işeme hızı, işeme sonrası mesane hacmi, mesane basıncı gibi işeme fonksiyonun detaylı
değerlendirilmesi amaçlanmaktadır
TEDAVİ
1)DAVRANIŞSAL TEDAVİLER
*Pelvik Kas Egzersizleri: Kegel egzersizleri ; pelvik kasların güçlenmesini sağlayarak idrar kaçırma şikayetlerini
düzeltebilmektedir.
*Sıvı Alımının Kısıtlanması: Doktor kontrolünde sıvı alımın düzenlenmesi idrar kaçırma şikayetlerinde belirgin bir iyileşme
sağlamaktadır.
*Planlı Tuvalet Uygulaması: Sık idrara çıkma şeklinde oluşturulan tuvalet alışkanlığı ile idrar kaçırma şikayetini
azaltabilmektedir.
2)HAYAT TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ
*Kilo Verme: Özellik Vücut Kitle Endeksi 25 in üzerinde olanlarda kilo vermenin idrar kaçırma şikayetlerini azalttığı
bilinmektedir.
*Lifli Gıdalar Tüketilmesi: Eğer kabızlık idrar kaçırma şikayetini arttırıyor ise lifli gıdalar tüketilerek kabızlığın azaltılması bu
şikayetin de azalmasına yol açacaktır.
*Sıvı alımının düzenlenmesi: Özellikle kahve, çay ve alkol gibi idrar miktarını arttıran içeceklerin tüketiminden kaçınma idrar
kaçırma şikayetlerinde azalmaya yol açacaktır.
*Sigara içmemek: Sigara kullanımı kronik öksürüğe ve mesanenin düzensiz kasılmalarına neden olabileceği için sigarayı
bırakmak, idrar kaçırma şikayetlerinde düzelmeye yol açacaktır.
3)CİHAZ UYGULAMALARI
*Vajinal Pesserler: Özellikle cerrahi için yüksek riskli ve mesane sarkması olan hastalarda, özel şekilli vajinal halkaların
uygulanması idrar kaçırma şikayetini düzeltebilmektedir. Bu yöntemde vajinal uygulanan halkaların düzenli bir şekilde
çıkarılıp temizlenmesi gerekmektedir. Pesserler çoğunlukla pelvik organ sarkması olanlarda kullanılmaktadır.
Vajinal pesserler
*Üretral Uçlar: Nadir kullanılan bu aygıtlar, özellikle idrar kaçırılan aktiviteler öncesi idrar yoluna bir tıkaç gibi konarak idrar
kaçırmanin engellenmesi yöntemidir.
4)CERRAHİ
Stress üriner inkontinansda uygulanan cerrahi tedavilerin temel amacı mesane boynunun desteklenmesini sağlamaktır.
*Sling (Askı ) ameliyatları ( TVT, TOT, Minisling ): Bu stress üriner inkontinans durumunda en sık kullanılan
ameliyat tekniğidir. Bu prosedürde mesh denilen sentetik materyaller hamak şeklinde mesane boynuna destek oluşturmak
için kullanılır. Bu materyaller, kişinin kendi dokusundan veya hayvan dokularından olabileceği gibi, daha sıklıkla sentetik
materyallerden yapılmış olabilir.
TVT operasyonu
TOT operasyonu
*Mesane boynuna enjeksiyonlar: Mesane boynunu desteklemek amacıyla bu alana sentetik polisakkaritlerden
yapılmış jeller enjekte edilebilir. Etkin bir yöntem olmasına ragmen etkisinin çoğu zaman geçici olması nedeniyle nadiren
kullanılır.
*Retropubik kolposuspansiyon ( BURCH ): Bu teknik, kapalı veya açık cerrahi ile yapılabilen, mesane boynu ve
çevre dokunun desteklenip dikişlerle ligamanlara ve kemiklere asılması işlemidir.